2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na (KTK) ve bu kanuna dayanılarak çıkartılmış olan Karayolları Trafik Yönetmeliği’ne (KTY) göre, karayollarında araç kullanırken uyuşturucu/uyarıcı madde tesiri altında olmak veya alkollü iken araç kullanmak yasaktır. KTK’nın 36. maddesi, “sürücünün alkollü veya uyuşturucu, uyarıcı veya uyuşturucu etkisindeki madde kullanması veya alkollü veya uyuşturucu, uyarıcı veya uyuşturucu etkisindeki madde kullanılması sonucu araç sürülmesi” durumunu “trafik güvenliğini tehlikeye düşürmek” olarak tanımlamaktadır. Bu nedenle, sürücülerin alkollü veya uyuşturucu, uyarıcı veya uyuşturucu etkisindeki madde kullanımından kaçınmaları gerekmektedir.
Karayolları Trafik Kanunu’na göre özel araç kullanan kişilerin kanında 50 promil ve üzeri alkol tespit edilmesi halinde idari para cezası uygulanır ve sürücü belgesine el konulur. Ancak, bu sınır yalnızca özel araçlar için geçerlidir ve ticari araç kullananlar için sınır 20 promil olarak belirlenmiştir. Ayrıca, alkol testi sonucuna göre verilecek idari para cezası miktarı her yıl yeniden belirlenmektedir. Ticari araçlar gibi özel araç dışında kalan motorlu araçların sürücüleri için alkol sınırı 20 promildir. Bu sınırı aşan sürücüler idari para cezası ile cezalandırılır ve sürücü belgelerine el konulur. Ayrıca, sınırın üzerinde alkol tespit edilen sürücülerin araçları trafikten men edilebilir.
Bu nedenle, karayollarında araç kullanırken uyuşturucu/uyarıcı madde tesiri altında olmak veya alkollü iken araç kullanmak yasaklanmıştır ve bu yasağa uymayanlar hakkında yasal işlem yapılabilir.
- “Teknik cihazla yapılan ölçüm sonucuna itiraz edilerek tespitin sağlık kuruluşlarında yaptırılması halinde, her iki tespit arasındaki süre, teknik cihazla ölçüm yapılmasına izin verilmemesi halinde ise kaza saati ile sağlık kuruluşunda yapılan tespit saati arasındaki süre göz önünde bulundurularak sağlık kuruluşunda yapılan tespit sonucuna ilk ölçümü yapan trafik kuruluşu tarafından her bir saat için 0,15 promil eklenmek suretiyle alkol oranı belirlenir ve çıkan sonuca göre işlem tesis edilir.”(KTY m. 97/V-b-3)
Bu düzenleme, teknik cihazla yapılan alkol ölçümlerine itiraz edilmesi halinde, sürücünün kanında alkol miktarının düşmesi nedeniyle oluşabilecek haksızlıkları önlemek amacıyla yapılmıştır. Bu şekilde, sağlık kuruluşunda yapılan tespit sonucuna ilk ölçümü yapan trafik kuruluşu tarafından her bir saat için 0,15 promil eklenerek alkol oranı belirlenir ve çıkan sonuca göre işlem yapılır. Bu düzenleme, sürücülerin kanlarında alkol oranının gerçek değerine daha yakın bir şekilde tespit edilmesini sağlar ve haksız durumların ortaya çıkmasını önler.
Alkollü araç kullanmak için belirlenen ceza miktarları sık sık değişebilmektedir ve bu cezalar her yıl yeniden belirlenmektedir. Ayrıca, ceza miktarları özel araçlar ve ticari araçlar için farklılık göstermektedir. Bu nedenle, doğru ceza miktarlarına ve ehliyetine el koyma sürelerine ulaşmak için güncel Karayolları Trafik Kanunu ve ilgili yönetmelikleri kontrol etmek önemlidir. Ancak şuan güncel ceza şu şekildedir; alkollü araç kullanma cezası 2023 yılı için 4 bin 64 TL’dir. Bu ceza ilk defa alkol promil limitini aşan sürücüler için uygulanır. Uygulanacak para cezasının yanı sıra sürücünün ehliyetine de 6 ay süreyle el konur.
Sonrasında; ikinci defa promil sınırını aşan sürücüler için uygulanacak para cezası 5 bin 96 TL olarak belirlenmiştir. İkinci defa alkollü olduğu tespit edilen sürücülerin ehliyetlerine ise 2 yıl boyunca el konulur. Son olarak ise, promil sınırını üçüncü defa aştığı tespit edilen sürücülere 8 bin 190 TL para cezası uygulanarak ehliyetlerine bu defa 5 yıl süreyle el konur. Ayrıca sınırın üzerinde alkol almış olan sürücülerin yanı sıra, alkollü araç kullanımı nedeniyle trafik kazası yapan ve diğer sürücülerin can veya mal güvenliğini tehlikeye atan kişiler, ayrıca cezai yaptırımlar ve hapis cezaları ile karşı karşıya kalabilirler. Ayrıca, bu tür durumlarda araç sürücülerinin alkollü araç kullanma ehliyetleri de uzun süreli veya kalıcı olarak elinden alınabilir.
Verilen bu cezalar, idari para cezası niteliğindedir. İdari para cezaları, adli para cezaları gibi ödenmezse hapis cezasına dönüştürülmez. Bunun yerine, icra yoluyla tahsil edilir. İdari para cezası kararının kişiye tebliğ edilmesi üzerine 15 gün içerisinde ödenmesi halinde, cezanın belirli bir kısmı indirime tabi olabilir. Ancak 30 gün içinde ödenmezse, faiz işlemeye başlar ve icra süreci başlatılır. İdari para cezası, kişiden icra yolu ile tahsil edilir. E-devlet, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Gelir İdaresi Başkanlığı gibi internet siteleri üzerinden adınıza yazılmış bir trafik cezası veya alkollü araç kullanma cezası olup olmadığını öğrenebilirsiniz. Bu sitelerde gerekli bilgileri girerek, adınıza kesilmiş olan trafik cezası ya da alkollü araç kullanma cezası olup olmadığını sorgulayabilirsiniz.
Alkollü Araç Kullanma Cezasına Nasıl İtiraz Edilir?
Kabahatler Kanunu’nun 27. maddesi uyarınca, idari para cezası veya mülkiyetin kamuya geçirilmesine ilişkin idari yaptırım kararına karşı sulh ceza mahkemesine başvuru yapılabilmesi için, kararın tebliği veya tefhimi tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuru yapılması gerekmektedir. Bu süre, trafik cezası için de aynı şekilde işlemektedir. Yani, trafik polisi tarafından araç durdurularak ceza tutanağı düzenlenmiş ise, 15 günlük süre tutanağın size verildiği tarihten itibaren başlar. Ancak ceza plakanıza yazılmış ise, cezanın size tebliğ edildiği tarihten itibaren süre işlemeye başlar. Haksız yere aldığını düşünülen bir alkollü araç kullanma cezasına karşı idari mahkemeye başvurulabilir. Ancak, itiraz işlemi için trafik cezasının ödenmesi gerekmektedir. İtiraz süresi de cezanın tebliğ edildiği tarihten itibaren 15 gündür. Başvuruda bulunulacak olan sulh ceza hakimliği, itirazı değerlendirerek cezayı iptal etme veya onaylama kararı verecektir. Bu nedenle, haksız yere aldığını düşünülen bir ceza için itiraz işlemi yapılması önerilir.
Alkollü araç kullanma cezası yanında bir idari yaptırım kararı da verilmiş ise, bu durumda itiraz süresi 60 güne çıkmaktadır. İdari yaptırım kararının verildiği yerdeki İdare Mahkemesine başvuru yapılması gerekmektedir. Bu başvuru, idari yaptırım kararının tebliği veya tefhimi tarihinden itibaren 60 gün içinde yapılmalıdır. Alkollü araç kullanma cezası ile ilgili itiraz işlemi ise, Kabahatler Kanunu’nun 27. maddesine göre 15 gün içinde Sulh Ceza Mahkemesine yapılabilir. İdari yaptırım kararı ve alkollü araç kullanma cezası ile ilgili itiraz işlemleri birbirinden farklıdır ve farklı mahkemelere yapılması gerekmektedir.
Belirtmek gerekir ki; ülkemizde alkollü araç kullanma suçunu işleyen sürücülerin ehliyetlerine el konulması uygulaması mevcuttur. İlk kez promil sınırı üzerinde tespit edilen sürücülerin ehliyetlerine 6 ay süreyle el konulurken, ikinci kez aynı suçu işleyen sürücülerin ehliyetlerine 2 yıl süreyle el konulur. Üçüncü kez promil sınırı üzerinde alkollü olduğu tespit edilen sürücülerin ehliyetlerine ise 5 yıl süreyle el konulur. Bu sürelerin sonunda sürücüler, ilgili şartları yerine getirerek ehliyetlerini geri alabilirler. Ancak bu suçu işleyen sürücülerin yanı sıra, trafik güvenliğini tehlikeye sokan diğer suçları işleyen sürücülerin de ehliyetlerine el konulabilir. Dolayısıyla; ehliyetine el konulan sürücüler de itiraz hakkına sahiptirler. Ancak itiraz süreci ceza tebliğinden sonraki 15 gün içinde sulh ceza hakimliğine yapılmalıdır. İtiraz sonucunda cezanın iptal edilmesi durumunda, ehliyet geri verilir. İtiraz nedeni olarak, cihazların hukuka uygun şekilde kullanılmadığı, alkol testi sonucunu etkileyebilecek tıbbi durumların bulunduğu, alkolmetrenin kalibrasyonunun yapılmadığı gibi nedenler öne sürülebilir. Bunun yanı sıra, ehliyetine el konulan sürücüler, ceza süresinin bitiminden önce belirli bir süre sonra (örneğin, 1 yıl) yeniden ehliyet almak için gerekli sınavları ve işlemleri yapabilirler.
Bazı Yargıtay –Danıştay Kararları:
12. Ceza Dairesi 2018/6004 E. , 2018/11808 K.
‘İdarî para cezalarını diğer cezalardan ayıran en belirgin nitelik, onların idarî makamlar tarafından kamu gücü kullanılarak verilmesidir” hükümlerine yer verildiği, sanık hakkında verilen idari para cezası ile adli cezanın amacı ve neticesi farklı olması nedeniyle, aynı fiilin ayrı hukuk disiplinleri kapsamında farklı şekillerde mütalaa edilmesi gerekmekte olup, bir fiilin söz konusu hukuk disiplinlerinin öngördüğü farklı yaptırımlarla cezalandırılmasının ise hukuk devleti ve “aynı fiilden dolayı iki kez yargılama olmaz” ilkesine aykırılık teşkil etmeyeceğinden, mahkemece 264 promil alkollü olarak araç kullanarak maddi hasarlı kazaya neden olan ve bu şekilde trafik güvenliğini tehlikeye düşüren sanık hakkında TCK’nın 179/3. maddesi delaletiyle 179/2. maddesinden mahkumiyet kararı verilmesi gerekirken belirtilen gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca, hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 06/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.’
7. Ceza Dairesi 2021/11400 E. , 2021/15835 K.
19. Ceza Dairesi 2020/1999 E. , 2020/14526 K.
7. Ceza Dairesi 2021/20731 E. , 2021/13693 K.
DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2015/3633 E. , 2017/14 K.